Roma İmparatorluğu’nun Kutsal Vesta Ateşi - Tarih
- Umay
- 30 Nis
- 2 dakikada okunur
Roma İmparatorluğu’nun Kutsal Vesta Ateşi - Tarih
Ateş antik dünyada aydınlatıcı, yakıcı, pişirici, temizleyici olmasından ötürü kutsal olarak görülmüştür. Antik Roma’da da Ateş kutsal ve sonsuzluğun simgesi ve tanrıça Vesta’nın simgelerinden olmuştur.
Antik Roma’da Vesta, Yunanca Hestia olarak geçer ve evin, devletin, toplumun, ailenin koruyucusu olarak bilinen bir tanrıçadır. Verimliği ifade eder.
Vestia ya da Hestia Posedion ve Apollo tanrılarının evlenme tekliflerini reddederek bakire kalmayı tercih eder. Zeus bu yüzden ona “bakire” sıfatını vererek ailenin, toplumun, devletin koruyuculuğu görevini de vermiştir.
Antik yazarlara göre Vesta rahibelerinin kökeni Romanı kuruluşunda yatar; Roma’nın kurucuları Romolus ve Romus’un anneleri bir bakiredir. O, Rhes Silvia adı ile bilinen bir başrahibedir.
Antik Roma’da evin ya da ailenin koruyucusu olan tanrıça Vesta için şehrin merkezinde Roma forumunda adına bir tapınak yapılmıştır. Bu tapınağın merkezinde bir ateş yanar, bu ateş söndürülmeyerek daima tazelenir. Çünkü ateş Roma’nın ebedi yaşamının ve dayanaklığını temsil etmiştir. Tapınakları diğer tapınaklar gibi dört kenarlı değil yuvarlak biçimindedir.
Ateş her sene 1 Martta söndürülür ve yeniden yakılır; şehrin yenileşmesini simgelemiştir bu durum.
Roma bu tapınağa bakireler ya da rahibeler tapınağı da demiştir. Tapınaktaki bakireler kutsal ateşi söndürmemekle görevli olmuşlardır. Ola ki sönerse bu Roma için felaket günlerinin ve yıkımının habercisi olacaktır.
Bakireler ülkenin başına gelen her Türklü oluşumlardan mesul tutulur. Suçlu bulunurlarsa surların dışında bir yeraltı odasına kapatılır ve ölümlerinin tanrıyı memnun etmesi için dilenir. Buradan kaçmanın yolu ise suyu elekle taşıma mucizelerini göstermeleridir.
Tapınakları, gündüz herkese gece ise sadece kadınlara açıktır. Tapınakta ayrıca devletin belgeleri de muhafaza edilir.
Tanrıçanın tasviri, betimlenmesi, heykeli yapılmamıştır. Bu yüzden sık karşımıza çıkmaz. Nedeni erkekler tarafında arzulanmasının önüne geçmek, bakireliğin saflığını korumak için. İstisnai olarak Roma sikkelerinde ve Pompei’nin duvarlarında antropomorfik olarak görünse de karakteri korunur.
Antik Roma’da her dua ve ritüel Vesta adı ile başlar.
Vesta tapınağındaki bakire almanın yolu soylu ailelerinin kız çocuklarından geçmektedir. Soylu aileler kızlarını küçük yaşta bu tapınağa verirler. Yaşları 10 ya da daha küçük olan bu kızlar, 30 yıl boyunca kendilerini dinsel yaşama adalar. 30 sene dolunca devlet çeyiz verir ve evlenmeleri için özgür bırakılır. İstemezlerse bakireliğe devam ederler.ve içlerinden biri başrahibe olur.
Bu 30 yılın ilk on yılı öğrenme, ikinci on yılı rahibelik, son on yılı ise diğer yeni gelenleri eğitmek üzeredir.
Bu bakireler Antik Roma’da baba, eş otoritesine maruz kalmayan, özgür kadınlardır. Rahibelerin diğer kadınlardan ayrılan statülerdi vardır; Roma kentinde araba kullanabilmeleri, imparatorluk kürsüsünde yer almaları, bir bakışı ile idam mahkûmu olanları bağışlamaları gibi.
Görevlerine kısaca değinecek olursak:
Ateşi harlı, tapınağı temiz tutmak. Yapılan ilk hasattan başak toplamak, festivalleri yönetmek, tanrıçaya kurban kesmek ve bakire kalmak. Yeri geldiği zaman imparatorlara da danışmanlık yaparlar.
Toplanan başaklar ise tuzla karıştırılıp salsa adındaki bir ekmek yapılır. Hasadın bu ilk ürünü tanrıçaya sunulur.; senenin bereketi, fırıncının işinin rast gitmesi için.

Comments